SEDEF HASTALIĞI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI
Sedef hastalığı, en çok gövde, kafa derisi, dirsek ve dizlerde kaşıntılı, kırmızı, pullu bir cilt görünümüne sebep olan bir cilt hastalığıdır. Sedef hastalığı, tedavisi olmayan yaygın, uzun süreli (kronik) bir hastalıktır. Döngülerle geçme eğilimindeyken bu alevlenmeler birkaç hafta veya ay boyunca sürerken, sonra bir süre azalır. Semptomları yönetmeye yardımcı olacak tedaviler mevcuttur. Sedef hastalığını yönetmek, daha kaliteli bir yaşam sürmeye yardımcı olmak için bazı yaşam tarzı alışkanlıklarına dikkat etmek gerekir.
Bilim adamları, sedef hastalığının gelişimiyle genetik bir bağlantı olduğunu tespit etmişlerdir. Aslında, nüfusun yaklaşık % 10’unun hastalık için genlere sahip olduğuna inanılmaktadır. Ancak insanların sadece % 2-3’ü aslında sedef hastalığı geliştirir. Bu tutarsızlığa genetik yapının neden olduğu düşünülmektedir. Bu durum her kişiye göre değiştiği düşünüldüğünde, bu durumun dış tetikleyiciler üzerinde farklı etkileri bulunmaktadır. Eğer bir kişinin sedef hastalığı varsa, etkileyicilerini ne kadar iyi tanımlarsa, hastalığını o kadar iyi yönetebilir. Sedef hastalığını tetikleyen faktörler ;
Stres
Stresli yaşam olayları ile sedef hastalığı gelişimi arasında bir bağlantı olduğunu bilinmektedir. Bilim adamları artık her ikisinin de vücuttaki iltihaplanma süreciyle ilişkili olduğuna ve birinin diğerini şiddetlendirebileceğine inanmaktadırlar. Hastalığın kendisi sıklıkla hasta için psikolojik strese neden olduğundan, bu bir kısır döngü yaratabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca stresi ortadan kaldırmaya çalışmak gerekir. Bunun için düzenli egzersiz yapmak, meditasyon yapmak ve bolca uyumak yardımcı olabilir. Bir uzmandan yardım alarak stres yönetimi konusunda bilinçlenmek etkili bir stres yönetimi sağlayabilir.
Cilt Travması
Sedef hastalığı olan bazı hastalar, derideki hasarın o bölgede sedef hastalığının gelişimini tetiklediği Koebner Fenomeni olarak bilinen durumu yaşarlar. Bu, kesikler ve çürüklerin yanı sıra böcek ısırıkları, güneş yanığı ve dövmeler gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bölgenin tıraş edilmesi veya kaşıma gibi ciltte daha da ince hasar yaratan faktörler, bazı kişilerde sedef plaklarına yol açabilir. Bundan kaçınmak için cilde dikkat etmek nazik davranmak gerekir. Tıraş olurken dikkatli olunmalı, kaşırken nazik olunmalıdır. Cilt enfeksiyonunun herhangi bir belirti veya semptomunu fark edildiği takdirde hemen doktora müracaat edilmelidir.
Alkol Kullanımı
Yüksek düzeyde alkol kullanımı, sedef hastalığının gelişmesi
ve kötüleşmesi ile ilişkilendirilmiştir. Alkol, bağışıklık sisteminin yanı sıra
kalp, karaciğer ve bağırsak gibi organlar üzerinde olumsuz bir etkiye sahip
olabilir. Bunun birleşik etkisi, sedef hastalığı gibi deri hastalığının ortaya
çıkmasına neden olabilir. Ek olarak, çalışmalar alkol kötüye kullanımının sedef
hastalığı tedavisine daha zayıf yanıtla ilişkili olduğunu göstermiştir. Sedef
hastalığı teşhisi konulursa, alkol içmeyi sınırlamak veya bırakmak etkili
çözümdür. Alkol alımını kontrol etmek için yardıma ihtiyaç olduğu düşünülüyorsa
uzman bir doktora müracaat edilmelidir.
Sigara İçilmesi
Sigara içenlerin sedef hastalığı gelişme riski ikiye katlar.
Sigaradaki kimyasallar bağışıklık sistemini ve deri iltihabını etkileyebilir.
Eğer kişinin sedef hastalığı varsa ve bu hastalıktan kurtulmak istiyorsa
sigarayı bırakması yardımcı olabilir. Yapılan bir çalışmalarda sigara içen
sedef hastalarının içmeyenlere kıyasla alevlenme sürecinin daha sık ve şiddetli
olduğu tespit edilmiştir.
Enfeksiyon
Sedef hastalığı, enfeksiyon gibi bağışıklık sistemini
etkileyen diğer şeyler sedef hastalığına neden olabilir. Sedef hastalığının en
yaygın ikinci türü olan guttat sedef hastalığı, genellikle streptokok boğazına
neden olan streptococcus bakterileri tarafından tetiklenir. Pullu plaklardan
ziyade, guttat sedef hastalığı genellikle gövdeyi, kolları veya bacakları
kaplayan küçük, kırmızı noktalar olarak görünür. Bu tür bir sedef hastalığı söz
konusu ise, strep enfeksiyonu açısından kontrol edilmek iyi bir fikirdir.
Hava Durumu
Birçok hasta sonbahar ve kış aylarında sedef hastalığı
geçirir. Bunun nedeni genellikle soğuk ve kuru havanın etkili olmasıdır.
Bununla birlikte, aşırı sıcaklıkların sedef hastalığını tetikleyebilir. Sedef
hastalığı yazın güneşte çok fazla zaman geçirilmesi veya kuru, klimalı
binalarda çok zaman geçirilmesi sonucu ortaya çıkabilir. Bu zamanlarda cildin
dış etkenlerden korunması gerekir. Cildi korumak için daima güneş kremi kullanılmalı
ve kullanılan güneş kreminin faktörünün yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
Ayrıca cilt iyice nemlendirilmeli ve uzun, sıcak duşlardan kaçınılmalıdır.
Bunun yanında cildi nemli tutmak için bol miktarda sıvı alınmasına dikkat
edilmelidir.
Kullanılan İlaçlar
Genellikle manik depresif bozukluk için kullanılan lityum;
yüksek tansiyonu tedavi etmek için kullanılan propranolol gibi beta blokerleri;
sıtmayı önlemek ve tedavi etmek için kullanılan antimalaryaller; naproksen ve
indometasin gibi nonsteroidal antienflamatuvar ilaçlar (NSAIDS). Sedef
hastalığı olan kişiler doktoruna kullandığı ilaçlar hakkında bilgi vermesi
gerekirken, herhangi bir başka hastalığından dolayı yeni bir ilaç alması
gerekiyorsa bunu da bildirmelidir. Belirli ilaçlar, kişinin sedef hastalığını
etkiliyorsa, genellikle başka alternatifler alması gerekebilir.
Kilo Alımı
Bazı kaynaklara göre sedef hastalığı ve diyet arasındaki
bağlantıya incelemişlerdir. Bu araştırma sonucunda edinilen temel bulgu, sedef
hastalığı olan ve aşırı kilolu kişilerin şiddetli semptom riski altında olma
ihtimalinin daha yüksek olduğu yönündedir. Tavsiye edilen, fazla kilolu bir
kişinin kilo vermesi için diyetindeki kalori miktarını azaltması gerektiğidir.
Kilo vermek, zamanla sedef hastalığının semptomlarını iyileştirmektedir.
Diyet Sedef Hastalığı ve başa çıkma yolu
Tüketilen besinler yedikleri yiyecekler sedef hastalığı
semptomlarını etkileyebilir. Ulusal Sedef Vakfı’na göre, yapılan çalışmalar,
sedef olan kişilerde geliştirmelerle alkol, gluten ve domates, patates ve
patlıcan dâhil gece sebzeleri sebze, alevlenmeye neden olabilir. Çalışmaya
katılan kişiler ayrıca sebze ve D vitamini eklemenin semptomlarını
iyileştirdiğini belirtmişlerdir ve bazıları vejeteryan, vegan veya Akdeniz
diyetini takip etmenin yardımcı olabileceği yönünde bilgiler vermişlerdir.
Hormonal Değişiklikler
Geçmişte yapılan bir çalışmalara göre, hormon düzeylerindeki
değişiklikler sedef hastalığı belirtilerine neden olabileceği yönündedir. Sedef
hastalığı alevlenmeleri, ergenlik, menopoz ve doğumdan sonra olduğu gibi
belirli hormon düzeylerinin düşük olduğu zamanlarda ortaya çıkma eğilimindedir.
Bazı hormon düzeyleri yükseldiğinde sedef hastalığı belirtileri hamilelik sırasında
iyileşebilir.
Sermin Üzer